Uykunun beynimizin kendini onarmasına yardımcı olduğu bilinmekle birlikte, sinirsel seviyedeki olaylar hala büyük ölçüde gizemini koruyor. Rice Üniversitesi, Houston Methodist ve Weill Cornell Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar tarafından yürütülen çığır açıcı bir çalışma, hızlı göz hareketi olmayan (NREM) uykunun bilişsel ve davranışsal performansı üzerindeki etkilerini araştırdı ve hatta yakında bu faydaların uykusuzken bile elde edilebileceğini gösteriyor.
Çalışma, genellikle kısa uyku süreleri sırasında deneyimlenen ve daha hafif bir uyku aşaması olan NREM uykusuna odaklanmıştır. Araştırmacılar, makaklar üzerinde yaptıkları çalışmada, 30 dakikalık bir NREM uyku seansından önce ve sonra görsel görevler gerçekleştirdi ve sinirsel aktivitelerini inceledi. Gelişmiş çoklu elektrot dizileri kullanılarak, görme ve yönetici işlevler için hayati öneme sahip beyin bölgelerindeki binlerce nöronun aktivitesi kaydedildi.
Elde edilen sonuçlara göre, hayvanlar uykudan sonra görev doğruluğunda belirgin bir iyileşme gösterdiler. NREM uykusunun, beyin bilişsel performansı üzerinde doğrudan bir etkisi olduğu görülmüştür.
Araştırmacılar, görsel korteksin düşük frekanslı elektriksel uyarımı kullanarak uykunun bilişsel faydalarını taklit etmeyi başardılar. 4 Hz uyarımı uygulayarak uyanık makaklarda uykunun performans artırıcı etkilerinin uyumadan bile tetiklenmesini sağladılar.
Yapılan bu yapay uyarım, görev performansını uykudan sonra gözlemlenen seviyelere yükseltti. Ayrıca çalışma, uykunun hem uyarıcı hem de engelleyici sinir bağlantılarını zayıflattığını, engelleyici bağlantıların belirgin bir şekilde azaldığını ortaya koydu. Bu dinamik, beyni daha iyi bilgi işleme için yeniden ayarlayarak genel uyarımı artırır. Bu bulgular, belirli beyin uyarım tekniklerinin uykunun faydalarını taklit edebileceğini ve dinlenmeden bile bilişsel ve algısal iyileştirmelerin elde edilebileceği bir gelecek sunabileceğini öne sürmektedir.
Araştırma, NREM uykusunun beynin performansını nasıl etkilediğini ortaya koyarak, uykunun beyin üzerindeki diğer iyileşme etkilierine odaklanan bilişsel terapilerle birlikte kullanılabilecek devrim niteliğinde terapilerin önünü açmaktadır.